Sağlık Haberleri

Konsantrasyon Bozukluğu-Unutkanlık

Op.Dr.Kavalcıoğlu Teknoloji Kabusunuz Olmasın

Dyt.Elif Bilgin-Kışın Sinsi Hastalığı Şişmanlık

Dr.Kışlaoğlu-Su Ağız Kokusunu Önlüyor

Dr-Kışlaoğlu Sağlıklı Diş Bakımı

Yaz tatiline ışıltılı giriş yapmanın sırrı beyaz dişler

Uz. Dyt. Yeşim Çelik-Tatilde Nasılsa Yüzüyorum Kilo Almam Demeyin

Kozmetik ürünler sağlığınızı tehdit etmesin

Prof.Dr.Erkan Topuz-Bilinçsiz Şeker Tüketimi Sağlığı Bozuyor

Kadın Huzur, Erkek Heyecan Arıyor

Prof.Dr.Erol Kışlaoğlu-Gögüs Küçültme Operasyonları

Fokuslu ultrason ile ağrısız gençleşme

Prof.Dr.İnanç-Ananas Suyu ile Güzelleşin

Göz Kuruluğunun Şifası Kendi Kanınızda

Çocuklarla iletişim kurmanın yolları

Astım Hastalığı ve Oruç

Yasak Olmayan Mucizemiz Yoğurt

Doç.Dr. Güler-Kalp Krizi Önlenebilir mi

Dr. Şanverdi-Ultherapy İle Yeni Yıla Genç Girin

Kış Depresyonu Kapınızda Olabilir

Yaşamın Temeli Kalbimiz

Ameliyatsız Liposuction Aldatması

Eğri burun hamileliği zorlaştırıyor

Yeni Başlangıçlarınızı Ertelemeyin

Sözel Şiddet Kadının Ruh Sağlığını Etkiliyor

Yeni yıla yenilenerek girmek isteyenler için

Kurban Kesimini Çocuklara İzlettirmeyin

Op.Dr.Serdaroğlu-Doğum Sonrası Estetiği

Mobbing Nedir

Geçmişteki Acı Hatıralar Silinebilir mi

Kalça kırıkları yaşlanan nüfusun hareket özgürlüğünü engelliyor

Güneş Lekelerine Anti -Stain Yönetimi İle Elveda

Kanser Tedavisi Ve Yol Açtığı Psikiyatrik Sorunlar

Yüz Gençleştirmede Yeni Trend-Lazer Mikro Lipo Lifting

Ameliyat Olmadan da İncelebilirsiniz...

Yazın Hangi Estetikler İsteniyor

Modern Çağın Hastalığı-Diş Sıkma

Sıcak Hava Böbrek Taşı Nedeni

20 Dakikada Varislerinizden Kurtulun

Ağız Kokusu Boşanma Neden Olabilir

  

Dr.Sinan Tanyolaç:Tiroit Kanseri-Korkmaya gerek var mı

Milli içeceğimiz nedir diye sorulunca hepimizin vereceği cevap; Alkollü ise rakı, alkolsüz ise çay olmaktadır.

Çay: Günlük hayatımızda bazılarımızın sudan daha fazla tükettiği bir içecek.

Çin, Japonya ve İngiltere ile dünyada özdeşleştirilen çayın Türklerin milli içeceği olduğunu Amerika da söylediğimde insanlar inanmak istemediler, halbuki çay hayatımızın vazgeçilmez içeceğidir.

Ortaokul yıllarımdan aklımda kalan en güzel olaylardan bir tanesi Edirne’ye yapacağımız geziydi. Çernobil nükleer santralinin patlaması ve televizyonlarda bir bakanın çıkıp radyasyonlu çayları içmesi nedeniyle iptal edilmişti. Ne kadar da üzülmüştüm.

İşte o içilen radyasyonlu çaylar 20 yıl sonrasında bize ve komşu ülkelere endokrinologların uğraştığı tiroit kanseri olarak geri döndü. 2005 yılında Göteburg da katıldığım bir toplantıda Polanya da tiroit kanserlerinde patlama olduğu gösterildi, aynı zamanda çalıştığım hastanede tiroit kanserli hastalarında da artış olması radyasyonun her ne şekilde alınırsa alınsın tiroit kanserini artırdığını doğrulamıştır.

Peki adında kanser geçen bu hastalıktan korkmalı mıyız?

Bu sorunun yanıtı tabii ki hayırdır.

Tiroit kanseri en çok papiller tipte olan kanserdir. Daha nadir formları olan foliküler ve ailesel geçiş gösteren medüller kanserlerdir. Anaplastik tipte olan ise en kötü prognaza sahip olandır. Genelde bu hastalarda kansere yatkınlık genlerinde anormallik bulunmakta ve tedavi biz doktorlar için çok zor olmaktadır.  Tiroit kanserlerinin %85 oranını klasik tedavilere yanıt vermekte ve şifa sağlanmaktadır. Geri kalan %15’lik kesim için ise bu hastalığı tedavi eden ilaçlar deneysel olarak kullanılmakta ve henüz Amerika da kullanılan bu ilaçlar ile başarılı sonuçlar elde edilmiştir.

Her ne kadar radyasyonlu çay içsek  tiroit kanseri olacağız demek değildir ama kanser için rutin taramalarımızı yaptırmaktan kaçınmamalıyız…

Haftaya “ Yaz geldi kilo vermeli miyim?”

 

 

Biz kadınız-Kadın sitesi  [Sağlık-Prof. Dr. Kemal Arıkan-Dr.Sinan Tanyolaç ]